İtki Nedir?

Psikanalizde, insanın ruhsal yaşamı­nın dinamik yanını oluşturan süreçler. İtkiyi, hayvansal içgüdüden ayırt et­mek gerekir. İtki de içgüdü gibi biyo­lojik kökenlidir (açlık, susuzluk, cinsel gereksinim, saldırganlık), ama hay­vansal içgüdünün belli amaçlan ve pek değişmeyen doyuma ulaşma tek­nikleri olduğu halde, itki özellikle, bi­rey üstündeki güçlü etkisiyle, dürtü­süyle dikkati çeker.

İtki, çeşitli nesnelere yönelebilir ve çe­şitli yollardan doyuma ulaşabilir. İtki ile eğilimi de birbirinden ayırt et­mek gerekir. Eğilim teriminin çok da­ha genel bir anlamı vardır ve bazı bi­lim adamları bu terimi, içgüdüyle hiç­bir ilintisi olmayan, ama toplum ve kültürle ilgili özellikler taşıyan güçle­ri belirtmek için kullanırlar (estetik, dinsel, düşünsel, vb. eğilimler gibi).

Bilindiği gibi Freud’a göre, yüksek eği­limlerin kökleri de itkilerdedir. Ama Freud’un, itkiyi, tam anlamıyla biyo­lojik bir güç olarak görmediğini de be­lirtmek gerekir. İtki, hem bilinç, hem de bilinçdışı düzeylerinde özne tara­fından ruhsal olarak yaşandığı ölçü­de vardır.

Klasik psikanalize göre itkinin kay­nağı, rahatsız edici bir organik geri­limdir, amacı da bu gerilimin azaltılmasıdır. Gerilimin azaltılması haz kaynağıdır, kişinin bedenini de içine almak üzere (otoerotizm) belli bir ta­kım nesneler aracılığıyla elde edilir. Yaygın bir görüşün tersine Freud, cin­sel itkiden ya da libidodan farklı bazı temel itkilerin (sözgelimi, beslenme it­kisi) bulunduğunu kabul eder. Psikanaliz, iki temel nedenden dolayı, nevrozların oluşumunda libidoya çok önemli bir yer vermiştir: Beslenme it­kileri, biyolojik olarak ve tamamlan­mış bir biçimde doğuştan beri vardır. Buna karşılık cinsellik, çok karmaşık bir gelişim izler, birtakım farklı evre­lerden (oral [ağızcıl], sadikanal [sadik-dışkıl], sadik-oral [sadik- ağızcıl], fallik, genital [üremsel]) ge­çer ve tam anlamıyla olgunluğa ulaş­madan önce (bu olgunluk, biyolojik amaca her zaman uygun değildir) farklı nesnelere yönelir. Ayrıca, bes­lenme etkinlikleri, toplumsal yaşam tarafından pek engellenmez. Oysa toplumsal yaşam, cinselliğe kültürden kültüre değişen bir dizi yasak uygular. Freud, daha sonraki yapıtlarında, ya­şam itkileri (temel olarak libido) ve ölüm itkileri (saldırganlık) gibi bir iki­lik ortaya atarak, insanın itkisel ya­şamım açıklamaya çalışmıştır.

Hadi Paylaş!Share on FacebookTweet about this on TwitterShare on Google+Share on RedditPin on Pinterest

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.