Kurtuluş Savaşı Ulusal Harekete Karşı Olan Ayaklanmalar

1919    yılının yoğun olayları sırasmda, İstanbul hükümeti ve İngilizlerce des­teklenen eski İzmit mutasarrıfı emek­li jandarma binbaşısı Anzavur Ahmet, Kuvayı Milliye’yi dağıtmak üzere ha­rekete geçti. Anzavur, Manyas’ta baş­lattığı olayları Susurluk, Gönen, Ulubat çevresine yaydı. Anzavur’a karşı yapılan harekâta 61.Tümen komuta­nı albay Kâzım Bey komutasmdaki kuvvetler,Çerkez Ethem ve bazı küçük Kuvayı Milliye müfrezeleri katıldı. 61 gün süren çarpışmalar sonucunda ayaklanma bastırıldı ve Anzavur kaç­tı.

Ulusal hareketi tehlikeye düşürecek bir karşı devrim niteliği taşıyan bu olay, Marmara bölgesinin stratejik özelliği ve toplumsal yapısı nedeniyle büyük önem taşımaktaydı. Marmara’ nın güney bölgesi, Batı Anadolu’da kurulmuş olan Kuvayı Milliye’nin ve cephelerin kuzey kanadım oluşturmaktaydıHurada başlayacak bir kar­şı devrim hareketi başarıya ulaştı­ğında Kuvayı Milliye’yi arkadan ve yandan vurabilirdi.

Boğazlara egemen olmak kararında olan İngilizler, Anadolu yönünden ge­lecek tehditlere karşı boğazların do­ğusunda iki tampon bölge kurmayı dü­şünmüşlerdi. Bunlar, Çanakkale bo­ğazım doğuya karşı kapayacak Biga ve Gönen dolayları ile İstanbul boğa­zım doğuya doğru güvenlik altma alacak Düzce, Hendek ve dolaylarıy­dı. Dolayısıyla İngilizler, bu bölgede­ki karşı devrim hareketlerinin örgüt­lenmesinde İstanbul hükümetine yar­dımcı oluyorlardı.

Anzavur ikinci kez, 16 Şubatta aynı bölgede ortaya çıktı. Ayaklanmayı asker sayısı az bir piyade alayı, Kuvayı Milliye müfrezeleri ile Çerkez Ethem ve Demirci Efe kuvvetleri iki ay süren bir harekât sonucunda bastır­dılar.

Damat Ferit Paşa hükümeti, ayaklan­maların ulusal kuvvetlerce başarılı bir biçimde bastırıldığını görünce kay­gılandı. İngilizler de bu kaygıya katı­lıyorlardı. Çünkü, İstanbul’un işgalin­den sonra Kuvayı Milliye birlikleri, Afyonkarahisar ve Eskişehir’de bulu­narak demiryollarını denetim altmda tutan İngiliz kuvvetlerini silah zoruy­la adım adım geriye atıp İzmit’in batısına kadar sürmüşlerdi. Bu du­rum karşısında, Damat Ferit Paşa hü­kümeti İngilizlerle daha sıkı bir işbir­liğine girdi. İzmit bölgesinde Kuvayı İnzibatiye adıyla bir kuvvet kurulma­sına başlandı. Damat Ferit Paşa, Kuvayı İnzibatiye’yi silahlandırmak için İngiliz denetimindeki Maçka silahhanesinden çok sayıda, silah ve cephane al­dı. Kuvayı İnzibatiye 8 Mayıs 1920’de, İzmit bölgesinden ileri harekâta baş­ladı. Ancak, bu birlikleri oluşturan su­bay ve erler, eğitim ve disiplinden yok­sun kişiler olduklarmdan,Kuvayı Mil­liye ile yaptıkları çarpışmalarda dağıldılar.

Marmara’nın doğu bölgesindeki ilk karşı devrim hareketi, 1920 başların­da Düzce’de ortaya çıktı ve Hendek, Adapazarı, Bolu bölgelerine kadar ya­yıldı. Heyet-i Temsiliye, bu hareketi bastırmak için, ne kadar kuvvet top­layabilmişse hepsini bu bölgeye sevk etmişti. Adeta bütün cephe boşaltıl­mış ve bütün kuvvetler iç savaşa sokulmuştu. Mustafa Kemal Paşa, iç cepheyi daha önemli buluyordu. Düş­man karşısındaki savunmanın zayıfla­tılması pahasına, iç cephenin temiz­lenmesine üstün bir çabaharcandı. Böylece karşı devrimciler yok edildik­ten sonra gerçek savaş başlayacaktı. Temmuzda Hendek ve Düzce tarafın­da, ağustostaysa Düzce, Bolu, Mudur­nu, Adapazarı bölgesinde karşı dev­rim hareketleri yeniden canlandı.Mayısında Anzavur da bu bölge­deki harekete katılarak üçüncü kez ortaya çıktı. Bölgedeki hareketle­rin ortadan kaldırılması yılın ortala­rına kadar sürdü.

Bu önemli karşı devrim hareketlerinin dışında, Bayburt’ta Şeyh Eşref ayak­lanması. iki kez bastırılmak zorunda kalman Bozkır ve Yozgat ayaklanma­ları, Zile, Konya ayaklanmaları, gü­neyde Cemil Çeto ve Ali Batı ayaklan­maları, Milli Aşireti, Koçgiri ayaklan­maları gibi ikinci derecede hareketler de Kuvayı Milliye tarafından bastırıl­dı.

Hadi Paylaş!Share on FacebookTweet about this on TwitterShare on Google+Share on RedditPin on Pinterest

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.