Sevr Anlaşması

Meclis-i Mebusan’m dağılması üzeri­ne Ali Rıza Paşa kabinesi çekilmiş, kı­sa süren Salih Paşa hükümetinden sonra Damat Ferit Paşa yemden hükümetin başma gelmişti (5 Nisan 1920). Bu sırada, Ankara’da toplana­cak Meclis için seçimler sürmekteydi. Sultan Vahdettin, toplanacak Meclis’ in yeni bir devlet kuracağım ve ken­disinin son yetkilerinin böylece yok olacağım sezmişti. Bu nedenle, önce­likle T.B.M.M’nin toplanmasını engel­lemeliydi. Bunun için, 11 Nisan 1920’de Şeyhülislam Dürrizade’den, Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları hakkında bir fetva alındı. Mustafa Ke­mal Paşa’mn devlete başkaldırdığı, bu nedenle öldürülmesinin din kuralla ri­na uygun bulunduğu Uan ediliyordu. Ingiliz uçaklarının da katılmasıyla bu fetva, her tarafa dağıtıldı.Padişah ayrıca, galip devletlerle bir an önce bir barış anlaşması imzalan­masından da büyük yarar umuyordu. Ona göre, böylece savaş sona erecek, Anadolu’da halk rahata kavuşacaktı. Bu durumda Mustafa Kemal Paşa’mn çabalan da sona erecek, T.B.M.M de, ulus gözünde değerini ve etkinliğini yi­tirecekti.

Barış konusunda karara varabilmek için İstanbul’da, padişahın da katıldı­ğı olağanüstü bir kurul toplanmıştı. “Saltanat Şurası” niteliğindeki bu ku­rulda topçu feriki (korgeneral) Rıza Paşa’dan başka herkes, oyunu padi­şahın isteği doğrultusunda kullandı. Böylece, İstanbul’daki devlet adamla­rının padişahla kader birliği yaptıkla­rı açıkça anlaşılmış oluyordu.

Damat Ferit Paşa, barış görüşmeleri için Paris’e gitti. 10 Ağustos 1920’de, Paris yakmlarıdaki Sevres’de barış anlaşması imzalandı. Anlaşmayı Os- manlı Devleti adına, Bağdatlı Hadi Pa­şa ile Şurayı Devlet (Danıştay) başka­nı Rıza Tevfik (Bölükbaşı) ve Bern bü­yükelçisi Reşat Halis imzaladılar. Sevr Anlaşması’nm imzalanmasında, Osmanlı delegelerinden başka. Yunan delegeleri de bulunmuşlardı.

Sevr Anlaşması hükümleriyle, Türki­ye galip devletler arasında paylaştı­rılıyor, Osmanlı Devleti’ne İstanbul ile Anadolu’nun ufak bir parçası bı­rakılıyor, Doğu Anadolu’da Ermenis­tan ve Kürdistan devletlerinin kuru­luşu kabul ediliyor, devletin askeri gü­cü iyice sınırlanıyor ve kapitülasyon­lar en geniş biçimde tanınıyordu.

Bu anlaşmaya, T.B.M.M’nin tepkisi büyük oldu. Sevr Anlaşması’m onay­layan bütün Osmanlı devlet adamla­rı, 19 Ağustos 1920’de T.B.M.M’nce alınan bir kararla vatan haini sayıl­dılar ve vatandaşlık haklarından yok­sun kılındılar. Yeni Türk Devleti, Sevr Anlaşması’mn uygulanmasına olanak tanımadı.

Hadi Paylaş!Share on FacebookTweet about this on TwitterShare on Google+Share on RedditPin on Pinterest

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.