Kanal Nedir? Tarihi Kanal Tipleri ve Özellikleri

Kanal, Ticaret (gemicilik kanalları), tarım (sulama kanalları) ya da sağlığa (akaçlama ya da drenaj kanalları, su bentleri) hizmet etmek amacıyla ya­pay olarak gerçekleştirilmiş ya da dü­zenlenmiş akarsu.

Kanal Tarihi

Gemicilikle ilgili kanalların ilk olarak ne zaman gerçekleştirildiği konusun­da kesin bir tarih vermek olanaksız­dır. En eski çağlarda, Çin İmparator- luğu’nda yapılan imparatorluk kana­lı 1 300 km uzunlukta bir akarsu oluş­turuyordu. Asurlular gerek gemilerin seyretmesi, gerekse toprakların sulan­ması için Mezopotamya’nın geniş ovalarında önemli bir kanallar ağı oluş­turmuşlardı. Mısır, çeşitli bölgelerin­deki toprakların sulanması için çok geniş ölçekte bir sistem oluşturmuştu: On bin kadar kanal Nil ırmağının su­yunu kuraklığın kısırlaştırdığı bütün topraklara dağıtıyordu. Eski Mısırlı mühendisler büyük bir olasılıkla sula­rı, setlerin ya da barajların içinde top­lamayı ve buralardaki suların akışını açılıp kapanan savak kapaklarıyla dü­zenlemeyi çok iyi biliyorlardı.

XIV. yy’a kadar, Avrupa’da kanalı bu­lunan tek ülke İspanya’ydı; ama bu kanallar yalnızca tarımsal amaçlarla kullanılıyordu (Araplar tarafından yapılmış olan bu kanallar-günümüzde büe Valencia ve Murcia ovalarının zenginlik kaynağını oluşturur).

XV. yy’da İtalya’da bulunan süzgeçli su bentleri Fransa’ya Leonardo da Vinci tarafından tanıtıldı. Bundan sonra, daha da önemli bir buluş olan birbiriyle bağlantılı kanallar yapıldı; bu buluşun Provencelı mühendis Adam de Craponne tarafından ger­çekleştirildiği sanılır (XVI. yy.). Bu ta­rihten başlayarak yeni ulaşım yolları ticarete açılabildi ve böylelikle sana­yinin gelişmesine büyük katkıda bulu­nuldu.

Çeşitli Kanal Tipleri

Değişik kanal tiplerini birbirinden ayırt etmek gerekir. Gemicilikle ilgili kanallar arasmda şu farklı kanal tipleri bulunur: Irmak ağzının oluşturdu­ğu koylara yapılan yan kanallar (bun­lar gemilerin seyrini kolaylaştırmak için genellikle doğal bir su yolunun ya­nma yapılır); birbirine yakm iki akar­su havzasmı birleştiren bağlantı ka­nalları; açık deniz gemilerinin geçebil­diği açık deniz kanalları (bunlar iki denizi ya da iki okyanusu [Panama Kanalı] birleştirir ya da yalnız bir li­manın girişinde kolaylık sağlarlar); gemicüiğe elverişli olmayan bir su yo­lunun çevresinde yapılan derivasyon kanalları (bu kanallar aynı zamanda elektrik santrallarına su getirmeye de yararlar). Üstünde gemicilik yapüma- yan kanallar arasındaysa kentlerin ve bölgelerin su gereksinimlerini karşı­layan su bentleri, bitkilere gerekli su­yu sağlayan sulama kanalları ve akaç­lama (drenaj) kanalları sayılabilir. Teknik gelişmeler, günümüzde kanal­ların çok yönlü olarak yapılmasına yol açmıştır; bu kanallardan hem gemici­lik, hem itme, hem de sulama alanla­rında yararlanılabilir.

Kanalların Özellikleri

Kanalların özellikleri bunlardan geçi­rilmek istenen teknelerin boyutlarına ve tonajlarına göre değişir. Bir kana­lın yapımında yerine getirilmesi zo­runlu olan birçok koşul vardır: Suyun kanalm kenarlarına vurduğu darbele­re karşı dayanıklılık sağlanması; to­pografya engellerinin aşılması; kana­la su sağlanması; vb. Gemicilik kanal­larının enine kesiti, kanal yan yüz­lerinin teknelerin geçişi sırasmda çök­memesi için, yamuk biçiminde olur; ayrıca bu kanalların genişliği de kar­şıt yönde hareket eden iki teknenin yan yana geçmesini sağlayacak biçim­de olmalıdır (yaklaşık 10 m). Su yiti­mini sınırlı tutmak için günümüzde ka­nalların tabam genellikle betonla kap­lanır; geçilen bölge arazisinin su sız­dırma özelliğine göre değişen su yi­timleri günde km başına 500 ile 6 000 m3 arasmda değişir. Bu kanalların bo­yuna kesitleri ender olarak düzdür; bu gibi durumlarda, suyun hemen he­men hiç akmadığı bir dizi su yolu var­dır ve aralarında da yaklaşık 2 met­relik düşüşler sağlayan süzgeçli, ka­palı su setleri bulunur. Bu arada, gü­nümüzdeki teknik olanaklar teknele­ri daha büyük düzey farklılıklarından geçirmek pahasına da olsa kapalı su setleri sayısının azaltılmasını sağla­mıştır. Yüksek düzey farklılıklarında, eğik düzlemde çalışan gemi asansör­leri (Fransa’da Arzviller, Belçika’da Ronquieres’de) ya da teknenin suyla dolu metal bir salın içine sokulup yu­karıdaki su yoluna çıkartılması biçi­minde çalışan gemi asansörleri kulla­nılır. Bu tip yapılar sözgelimi La Louviere’de (Belçika) ve Henrichenburg’ da (Batı Almanya) vardır.

Bazen kanalın geçtiği bölgenin topog­rafyası özel yapıların gerçekleştiril­mesini zorunlu kılar. Sözgelimi, çok yüksek bir tepenin yeraltından aşıl­masını sağlayan tüneller (Saint- Quentin kanalı üstünde bulunan, 5 670 m uzunluğundaki Macquincourt tüneli) ve bir akarsuyun ya da bir de­miryolunun aşılmasında kullanılan köprü-kanallar (Fransa’da Loire ırma­ğı üstünde, 663 m uzunluğundaki Briare köprü-kanalı).

Kanal Sınıfları

Kanallar geçirdikleri gemilerin tona­jına göre 5 sınıfa ayrılır. Birinci sınıf 250 t’dan daha az kapasitesi olan tek­nelere, sonuncu sınıfsa 3 000 t’dan fazla kapasitesi olan büyük gemilere açıktır. Kanallardan yararlanan tek­neler 3 değişik biçimde hareket eder­ler: Ya kanal kıyısından atlarla (günü­müzde bu yönteme son derece ender olarak raslanır) ve mekanik aygıtlar­la (paletli, buharlı, elektrikli) çekilir­ler; ya kendi itme sistemleri (motorla­rı) vardır; ya da bu gemiler mekanik itme gücü olmayan büyük düz tekne­lerdir ve güçlü motorlar tarafmdan (1 000 – 2 000 beygirgücü) konvoylar

halinde itilirler. Don ve kuraklık olaylarından etkilenen, bu nedenle büyükölçüde kesintiye uğrayan kanal taşımacılığı, yavaşlığına ve düzensizliğine karşın, ağır ve çok miktarda yük­ler için (kum, kömür, petrol, şarap) ve hızın çok önemli bir sorun olmadığı durumlarda en yararlı yöntemdir.

Dünyadaki Başlıca Kanallar

Kanal

Açılış yılı

Uzunluğu (km)

Süveyş (Mısır)

1869

166

Manchester (İngiltere)

1894

64

Houston (A.B.D.)

1914

69

Panama (Panama)

1914

80,5

Beaumont, Port Arthur(A.B.D.)

1916

72

Albert (Belçika)

1939

129

Saint-Lawrence (Kanada)

1959

293

Hadi Paylaş!Share on FacebookTweet about this on TwitterShare on Google+Share on RedditPin on Pinterest

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.