17. YÜZYILDA OSMANLI DEVLETİ DURAKLAMA DÖNEMİ PADİŞAHLARI

ÜÇÜNCÜ MURAT DÖNEMİ (1574 – 1595)

Bu dönemde;

  • Yeniçeri Ocağı‘na asker alma kuralları (Kanun-ı Kadim) bozuldu.
  • Babası Ikinci Selim döneminde olduğu gibi ordunun başında sefere çıkmama alışkanlığı devam etti.
  • Ilk ciddi Istanbul (Yeniçeri) İsyanları çıktı.
  • Sokollu döneminde himaye altına alınan Lehistan elden çıktı.
  • Sokollu döneminde başlayan Kafkas fetihleri bu dönemde 1590 yılında imzalanan Ferhat Paşa (Istanbul Antlaşması) ile sona erdi. Bu antlaşmaya göre: Dağıstan, Luristan, Azerbaycan ve Gürcistan dolayları Osmanlılara verildi ve Osmanlı Devleti doğuda en geniş  sınırlara ulaştı.
  • 2. Dönem OsmanIı-Avusturya savaşları başladı. (1. Dönem Kanuni dönemidir.)

ÜÇÜNCÜ MEHMET DÖNEMİ (1595 – 1603)

  • Sancakbeyliğinden yetişen son Osmanlı padişahıdır.
  • Kanuni’den sonra, ordunun başında sefere çıkan ilk hükümdardır.
  • Üçüncü Murat döneminde başlayan 2. Dönem OsmanIı-Avusturya savaşları bu hükümdar döneminde başarıyla devam etti. 1596’da Haçova Meydan Savaşı kazanıldı. Avrupa’da, kazanılan bu son meydan savaşı ile Eğri ve Kanije kaleleri fethedildi, Estergon kalesi kuşatıldıysa da alınamadı.
  • Yoğunlaşan iç isyanlar “baskı ve şiddet” yoluyla bastırıldı.

BİRİNCİ AHMET DÖNEMİ (1603 – 1617) 

  • Fatih’in çıkardığı Kanunname-i Ali Osman’ın kuralları değiştirilerek “Ekber – Erşed Kuralı” getirildi ve taht kavgalarını azaltmak için reşit yaşa gelmiş en büyük şehzadenin tahta geçmesi anlayışı benimsendi.
  • Üçüncü Murat döneminde başlayan ve Üçüncü Mehmet döneminde devam eden 2. dönem Osmanlı – Avusturya Savaşları bu dönemde 1606 Zitvatoruk Antlaşması ile sonuçlandı. Buna göre;
  1. Avusturya Arşidükü‘nün Roma-Germen İmparatoru kabul ediimesi ve Osmanlı padişahına eşit sayılması kararlaştırıldı.
  2. Kanuni devrinden itibaren Avusturya tarafından her yıl Osmanlı Devleti’ne ödenen 30.000 altın vergi kaldırıldı ve Avusturya’nın Osmanlılara bir defaya mahsus savaş tazminatı ödemesi kararlaştırıldı.
  3. Eğri ve Kanije kalelerinin yanı sıra Estergon Kalesi’nin Osmanlılara bırakılması kabul edildi.
  • Iran ile yapılan kısa süreli savaşların ardından 1611 yılında Nasuh Paşa Antlaşması imzalandı ve “ Ferhat Paşa Antlaşması’yla alınan yerlerin İran’a geri verilmesi ve İran’ın Osmanlılara ipek üzerinden vergi ödemesi kararlaştırıldı.
  • Lehistan üzerine düzenlenen sefer sonucu, bu ülke ile ilk antlaşma (1617 Bussa Antlaşması) imzalandı ve Dinyester Nehri iki ülke arasında sınır kabul edildi.
  • Tımar Sistemi’nin bozulmasına paralel olarak ekonomik sistem bozuldu.
  • İlk ciddi Celali (Anadolu) İsyanları çıktı ve bu isyanlar baskı ve şiddet yoluyla önlendi. (Celali İsyanlarına ayrıca bakabilirsiniz.)
  • Köyden kente göç hızlandı.
  • Çiftbozan Vergisi uygulamaya konuldu.
  • Hollanda’ya kapitülasyonlar verildi.

İKİNCİ OSMAN (GENÇ OSMAN) DÖNEMİ (1618 – 1622)

  • İran ile 1618 Serav Antlaşması imzalanmış ve Nasuh Paşa Antlaşması’nda kabul edilen “ipek üzerinden vergi alınması” maddesi kaldırılmıştır.
  • Lehistan üzerine düzenlenen Hotin Seferi sonucunda 1621 Hotin Antlaşması imzalandı. Askeri alanda pek başarılı olmayan Osmanlılar, bu antlaşma ile masa başında önemli bir başarı sağladılar.
  • Osmanlılarda ilk ciddi yenilikçi padişahtır. Hotin Seferi sırasında isteksiz davranan Yeniçeri Ocağı’nı kaldırmayı düşündü ancak başarılı olamadı. Durumun öğrenilmesi üzerine Yeniçeriler tarafından tahttan indirilen Genç Osman, bir süre sonra öldürüldü. Bu da padişahların dokunulmazlığının kalkmasına ve “Ocak devlet içindir.” anlayışı yerine “Devlet, Ocak içindir.” anlayışının egemen olmasına yol açtı.

DÖRDÜNCÜ MURAT DÖNEMİ (1623 – 1640) 

12-13 yaşlarında hükümdar olan Dördüncü Murat, ilk 9 yıl boyunca etkinliği ele geçirememiş, annesi Kösem Sultan ile saray ağaları idareyi tamamen ele almıştı. Bu dönemde;

  • İç isyanlar yoğunlaştı.
  • İran savaşları başarısızlıkla devam etti.
  • Rüşvet ve kayırma arttı.
  • Ekonomik sistem bozulduğu için devlet memurlarinın maaşları ödenemedi.

Dördüncü Murat’ın etkinliği ele geçirdiği dönemde (1632—1640) ise;

  • Ayaklanmalar “baskı ve şiddet” yoluyla önlendi.
  • Saraydaki altın kaplar eritilerek para basıldı ve memur maaşları ödendi.
  • İç sorunlar önlendiği gibi içki ve tütün kullanımı ile sokağa çıkma hususlarında yasaklamalar getirildi.
  • Duraklamanın nedenleri araştırıldı ve devleti, içinde bulunduğu durumdan kurtarmak amacıyla raporlar (Koçibey Risalesi) hazırlatıldı. Ancak bu raporlar Dördüncü Murat’ın ölümü  nedeniyle uygulanamadı.
  • İran savaşları başarıyla devam etti, Bağdat ve Revan Seferleri’nin ardından 1639’da Kasr-ı Şirin Antlaşması imzalanarak bu günkü Türkiye – İran sınırı çizildi. 

Dördüncü Murat dönemi Osmanlıların duraklama dönemi içerisinde bir tür yükselme dönemidir. 

SULTAN İBRAHİM DÖNEMİ (1640 – 1648)

Kardeşi Murat’ın ölümü üzerine tahta geçen Sultan İbrahim döneminin en önemli olayı 1645 yılında 24 yıl sürecek olan Girit Kuşatması‘nın başlamasıdır. Girit’in Venediklilerin elinde bulunması Kuzey Afrika ve Doğu Akdeniz’i elinde bulunduran Osmanlı açısından tehlike oluşturmaktaydı. Bu nedenle bu dönemde başlayan kuşatma Dördüncü Mehmet’in saltanatı, Fazıl Ahmet Paşa’nın sadrazamlığı zamanında 1669’da Girit’in fethiyle sonuçlandı.

DÖRDÜNCÜ MEHMET DÖNEMİ (1648 – 1687)

Ağalar Saltanatı

6 – 7 yaşlarında tahta çıkan Dördüncü Mehmet’in ilk yıllarında babaannesi Kösem Sultan, annesi Turhan Sultan ve saray ağaları etkinlik kurdu. Bu dönemde rüşvet ve kayırma arttı, savaşlarda başarısız sonuçlar alındı, gelir – gider dengesi kurulamadı, iç isyanlar yoğunlaştı, ülkede huzur ve güvenlik bozuldu.

Tarhuncu Ahmet Paşa Dönemi

Dördüncü Mehmet, sarayın işlerine karışan Kösem Sultan’ı öldürtünce, yönetimde etkili olabilecek bir sadrazam arandı ve bu göreve Tarhuncu Ahmet Paşa getirildi. Tarhuncu;

  • Bir sonraki yılın tahmini bütçesini hazırladı, gelir ve gider dengesini denk bütçe kurmaya çalıştı.
  • İç isyanları önledi.
  • Rüşvet ve kayırmayı önledi.
  • Başta saray giderleri olmak üzere gereksiz harcamaları kıstı ancak çıkarları zedelenen gruplar tarafından idam edildi.

 Tarhuncu, Osmanlı maliyesine yönelik ciddi düzenlemeler yapan iık ıslahatçıdır.

Çınar Olayı (Vaka-yı Vakvakiye)

Tarhuncu öldürüldükten sonra Osmanlı Devleti’nde sorunlar yeniden başladı. Yeniçeriler maaşlarının düşük ödenmesinden sorumlu tuttukları 30 kadar devlet adamını padişahtan istediler. Bu devlet adamlarını Sultan Ahmet meydanındaki Çınar ağacına astılar. Bu olaya “Vaka-yı Vakvakkiye” denir.

Köprülü Mehmet Paşa Dönemi

Çınar Olayı’nın ardından zor durumda kalan Osmanlı Devleti, yeniden sadrazam arayışına girdi ve Köprülü Mehmet Paşa’nın ileri sürdüğü şartları kabul ederek bu devlet adamını sadrazamlığa getirdi. Bu dönemde;

  • Erdel Beyi Rakoçi ve Abaza Hasan Paşa’nın çıkardığı ayaklanmalar önlendi.
  • Girit kuşatması için yardım gönderildi.
  • Çanakkale’yi kuşatan Venedikliler bölgeden uzaklaştırıldı.
  • Yapılan ıslahatlarla bozulan düzen yeniden sağlanmaya çalışıldı.
  • Rüşvet ve kayırma önlendi.
  • 3. dönem Avusturya – Osmanlı Savaşları başladı.

NOT: Köprülü Mehmet Paşa, şartlar ileri sürerek göreve gelen ilk ve tek sadrazamdır. Bu durum, devlet otoritesinin ne kadar zayıfladığını da gös termektedir.

Fazıl Ahmet Paşa Dönemi

Babasının isteği üzerine sadrazam olan Fazıl Ahmet Paşa döneminde;

  • Köprülü Mehmet Paşa döneminde başlayan 3. dönem OsmanIı – Avusturya savaşları 1664 yılında Vasvar Barışı ile sonuçlandı. Uyvar ve Novigrad kalelerinin Osmanlılarda kalmasının kabul edildiği bu antlaşma, “masa başında kazanılması” yönüfle Hotin Antlaşması’na benzer.
  • Sultan İbrahim döneminde 1645’te ve 24 yıl süren kuşatma sonucunda Girit Adası 1669’da Kandiye’nin zaptı ile Venediklilerden alındı.
  • Lehistan üzerine düzenlenen sefer sonucu 1672’de Bucaş Antlaşması, daha sonra da bu antlaşmayı Osmanlı adına pekiştiren (1676 Zoravno Antlaşması) imzalandı. Osmanlıların batıda toprak kazandığı bu son antlaşmaya göre Podolya ve Ukrayna Osmanlılara bırakıldı. 

NOT: Bucaş ve Zoravno antlaşmaları ile Osmanlı Devleeti batıda en geniş sınırlara ulaşmıştır.

  • Köprülü Mehmet Paşa dönemindeki ıslahatIara devam edildi.

Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Dönemi

Köprülü Mehmet Paşa’nın damadı olan Merzifonlu, önce Rusya üzerine yürüdü. Ukrayna veya Çehrin Seferi denilen bu seferin ardından Ruslarla Bahçesaray Antlaşması’nı imzaiadı(1681). Ruslarla Osmanlı arasında imzalanmış ilk resmi antlaşma olan bu antlaşma ile Dinyeper Nehri iki ülke arasında sınır kabul edildi.

İki yıl sonra ise Avusturya üzerine sefer düzenlendi ve bu sefer sırasında 1683’te İkinci Viyana Kuşatması gerçekleştirildi ancak sonuç alınamadı. Bunun sonucunda;

  • Merzifonlu idam edildi. 
  • Kırım Hanlığı, yeterli desteği sağlamadığı için cezalandırıldı.
  • Osmanlılar saldırıdan savunmaya geçti.

NOT: Osmanlıların saldırıdan savunmaya geçtiği bu durum Kurtuluş Savaşı’ndaki Sakarya Meydan Muharebesi’ne kadar devam etmiştir.

  • Osmanlılar “fiilen” gerileme dönemine girdi (Resmen Karlofça Antlaşması ile).
  • Osmanlılara karşı Avusturya, Lehistan, Venedik, Malta ve Rusya arasında “Kutsal İttifak” adıyla bir bağlaşma kuruldu.

İKİNCİ SÜLEYMAN DÖNEMİ (1687 – 1691)

Sadrazam Fazıl Mustafa Paşa’nın öncülüğünde yenilikler yapılmaya çalışıldı ve Avusturya i|e savaşlara yeniden başlandı.

İKİNCİ AHMET DÖNEMİ (1691 – 1695)

Avusturya ile yapılan savaşlara devam edildi ve Salankamen Savaşı (1691) sonucunda Fazıl Mustafa Paşa şehit düştü.

İKİNCİ MUSTAFA DÖNEMİ (1695 – 1703)

Viyana bozgunu sonrası Papa’nın da girişimleriyle Osmanlı Devleti’ne karşı Avusturya, Venedik, Lehistan, Rusya ve Malta devletleri arasında Haçlı Birliği oluşturuldu. Ruslar Azak ve çevresine; Venedikliler Dalmaçya kıyılarına ve Mora’ya; Lehistan Podolya ve Boğdan’a, Avusturya ise Erdel ve Macaristan’a saldırdı. 1683’te başlayan ve 16 yıl devam eden savaşlarda hemen her bölgede Osmanlı orduları yenildi. İkinci Mustafa’nın da bizzat ordunun başında sefere çıktığı 1697’deki Zenta Savaşı’nda da yenilen Osmanlılar, İngiltere ve Hollanda’nın (Felemenklerin) arabuluculuğu sonunda 1699 yılında Belgrat yakınlarındaki Karlofça kasabasında Karlofça Antlaşması’nı imzalamak zorunda kaldı. Avusturya, Lehistan, Venedik’in görüşmelerde yer aldığı ancak Rusya’nın onaylamadığı bu antlaşmaya göre;

  • Podolya ve Ukrayna Lehistan’a bırakıldı.
  • Banat, Temeşvar ve Belgrat hariç bütün Macaristan ve Erdel Avusturya’ya verildi.
  • Dalmaçya kıyıları ile Mora Yarımadası Venediklilere bırakıldı.

Osmanlıların batıda toprak kaybettiği bu ilk anlaşma aynı zamanda Osmanlıların resmen geri leme dönemine girmesine neden olmuştur.

Hadi Paylaş!Share on FacebookTweet about this on TwitterShare on Google+Share on RedditPin on Pinterest

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.