Alevilikte Ayin ve Törenler Nasıl Yapılır? Alevilerin Dini İbadetleri Nelerdir?

Alevilikte Ayin ve Törenler Nasıl Yapılır? Alevilerin Dini İbadetleri Nelerdir? Binlerce yıldır insanlar, tabiat güçlerine taptıkları, çok sayıda Tanrı’ya inandıkları, hatta semavi dinlere geçtikleri dönemlerde bile ibadetlerini müzikli veya müziksiz bazı hareketlerle, dairesel dönüşlerle, yakarış ifade eden el kol hareketleriyle güçlendirmişler, ibadetlerim, ruhsal konsantrasyona bedenin de katıldığı, bunun topluluklarla yapıldığı ayinlere dönüştürmüşlerdir. Zaten ayin, dini anlamda “törenler ve kurallar bütünü ve bunun sesle uyguianması”dır.

Bugün turistik amaçla yapılan, fakat 600 yıllık bir tarikatın özelliği olarak uygulanan Mevlevilerin Sem’a ayini ile giderek azalmakla birlikte, eskiden Bektaşi tekkelerinde, şimdilerde çok seyrek Alevi çevrelerde uygulanan ayinler bu uygulamalara örnek gösterilebilir.

Şamanizmden bu yana, çeşitli dinlerin, kültür ve geleneklerin etkisiyle farklı formlar gösteren (dini dans ayin) olayının tarihi incelenmesine geçmeden önce kaba hatlarıyla bir Alevi ayininin içeriğini anlatmaya çalışalım. Şimdilerde çok seyrek yapılmasına ve bir Alevi dedesinin de bu gerçeği, “Ben gündüzleri dükkândayım. Bazen halı almak için günlerce uzaklaşıyorum İstanbul’dan. Çocuklar okulda, geceleri ben yorgun oluyorum. Çocuklar ders çalışıyor. Akrabalar, tanışlar, eş dost her biri bir başka semtte oturayor. Bazen aylarca birbirimizi görmediğimiz oluyor. Evlerimiz küçük, biz zor sığıyoruz. Bu koşullarda değil cem yapmak, birbirimizi görmek için bile bir araya zor geliyoruz” şeklinde ifade etmesine rağmen Aleviliğin başlıca özelliği olan bu ayin merasiminin hatırlatılmasında yarar vardır. Şöyle ki: Alevilerdeki ayine “Cem” denir. Bu ayinler Alevi dedeleri tarafından yönetilir ve genellikle kış aylarında yapılır. Eskiden bu ayinler Alevi tekkelerinde yapılırmış. Şimdi bazı Alevi köylerinde birazca büyük evlerde yapılıyor. Bu ayinlerde, tertipten sonuçlandırılmaya kadar değişik isimlerde 12 kişi görev alır. Bunlar Peyk (ayine gelmek isteyen köylere haber veren), Postçu (Dede’nin önüne postu getirip seren ve düzeni sağlayan kişi), Bekçi (Ayin yapılan yerin dışındaki evleri bekliyor, ayine karşı bir tertip varsa onu önlüyor veya haber veriyor), İbrikçi (Ayine katılanlann ellerine su döküp yıkamalarını sağlıyor), Süpürgeci (Ayin yapılan yeri önceden süpürüp temizliyor), Çırağcı (Aydınlatma işiyle uğraşıyor), Ayakkabıcı (Ayine gelenlerin girişte bıraktıkları ayakkabılarına bekçilik ediyor). Lokmacı (Ayine gelenlerin beraberlerinde getirdikleri yemekleri topluyor, dağıtılmasına nezaret ediyor), Zakir (Ayin sırasında saz çalıyor ve 12 imamı öven şiirler okuyor, Deme’leri seslendiriyor), Sakka (Yemekler yendikten sonra su dağıtıyor), Delil (Ayine katılanlara yol gösteriyor, yerleştiriyor). Ayinin 12. kişisi o bölge Alevilerinin başı olan ve ayini yöneten Dede’dir. Kendisine Mürşid de denir. (Yol gösteren)

Alevilerin cem ayinlerine kadın erkek birlikte katılır. Evli iken boşanmış olanlar, insan öldürmüş olanlar, suç işlemiş ve bu isbatlanmış olanlar ayine katılamazlar. Alevilik sözlüğünde bunlara “Düşkün” denir. Büyük cem ayini, Alevilerin, Ocak ayından Şubat ayının sonuna kadar geçen süre içinde muhakkak tutmak zorunda oldukları üç günlük “Hızır Orucu” sırasında yapılır. Aleviler cem ayininin yapılacağı eve veya tekkeye giderken yanlarında börek, çörek, kurban eti, kuru yemiş gibi şeyler götürmek zorundadırlar. Alevi dedesi, ayine gelenler arasında dargınlar, kırgınlar, anlaşmazlıkları olanlar varsa onları dinler, kararları verir ve tümünü barıştırır. “Babalar, bacılar, ha erken, edeb” denmesiyle birlikte Alevi dedesi hatim duası okur, en yakmlarmdakilerin sırtına, “Allah, Muhammed, Ali” diyerek üçer kez vurur. Bu arada gerekiyorsa dede, bir konuşma yaparak 12 İmam’dan örnekler verir, dostluk ve kardeşlik üzerine konuşur. Daha sonra, Dede’nin iki tarafında oturan Zakir’ler 12 İmam’m adlarının geçtiği şiirler okurlar, özellikle Şah İsmail (Hatayi), Pir Sultan Abdal ve Kul Himmet gibi büyük Alevi şairlerinden bestelenmiş Deme (Nefes İlahi)’ leri saz eşliğinde söylerler. Bu bittikten sonra Gözcü, “Semahlar, saf, günahlar af ola” der ve Cemaat hep. bir ağızdan “Allah Allah” diyerek secde eder ve semah (birlikte dönme) başlar. Semah bittikten sonra getirilen yemekler dağılılır. Yemekler yenirken yine Dede tarafından cemaata öğütler verilir, Ehl-i Beyt sevgisi anlatılır, Alevilerin ünlü üçlemesi olan “Eline, beline, dilme sahip olma”nın yararlan anlatılır.

Genellikle cuma günleri yapılan bu ayinlerde içki de içilir. Aleviler ayrıca, kutsal saydıklan için Hazret-i Ali’nin doğum günü olarak kabul ettikleri Nevruz Bahar Bayramında da ve Hazreti Hüseyin’in Kerbela’da katledildiği 10 Muharrem gününde de toplantılar yapar, fakat Şüler gibi ağlayıp, döğünmezler.

Daha önce ayin sırasındaki hizmetler dolayısıyla saydığımız ve sayılarını 12 İmam’dan alan 12 hizmet grubu, bir anlamda da, Aleviliğin manevi hiyerarşisi içindeki önemlerine göre sıralanır. Bu 12 görev, Alevi toplumlarında, itibar sahibi olmanın da dereceleridir. Görev sahipleri, hizmette ve bilgide eskiliklerine ve yeteneklerine göre seçilir.

Hadi Paylaş!Share on FacebookTweet about this on TwitterShare on Google+Share on RedditPin on Pinterest

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.