Anayasada Sosyal devlet Anlayışı Nedir?

Anayasada Sosyal devlet Anlayışı Nedir? Sosyal devlet kavramı, Anayasa hukukumuza, 1961 Anayasası ile girmiştir. Tartışmalara yol açan bu kavram, 1982 Anayasasında da, Cumhuriyetin nitelikleri arasında yer almış ve ayrıntılı olarak düzenlemiştir.

Sosyal devlet kavramı, oldukça eski bir kavramdır. Bu kavramdan genel olarak, vatandaşların sosyal durumlarını düzeltrmeyi, onlara belirli bir refah seviyesi sağlamayı, onları sosyal güvenceye alıştırmayı kendisi için ödev bilen devlet anlaşılır.

Sosyal devlet ile, sosyalist devlet kavramlarını birbirine karıştırmamak gerekir. Bilindiği gibi sosyalist devlette, başlıca üretim araçları devletin, egemenlik ise emekçilerin elindedir. Marksist düşüncede, sosyalist devlet, komünist düzene geçişte, geçiş dönemindeki devletin adıdır. Batıdaki sosyalist partiler, komünist düzene ulaşma amacı gütmediklerinden, bunların iktidar olduğu ülkelerdeki devletler, sosyalist devlet değildir. Sosyal devlette, üretim araçlarının devletin, iktidarın da emekçilerin elinde olması gerekmez. Unutmamak gerekir ki, sosyal devlet, hem kapitalist, hem sosyalist devletlerde uygulanabilmektedir.

Sosyal Devletin Öğeleri

Ulusal geliri artırmak. Sosyal devletin ana öğelerinden biri, ulusal geliri artırmaktadır. Ulusal gelir düzeyi düşük olan ülkelerde, ulusal geliri artırmak için yatırım yapmak, başka bir deyişle, sosyal adalet kuralları içinde kalkınmayı sağlamak gerekir. Anayasa, bu açıdan devlete bazı önemli görevler vermiştir. Bunlar, aşağıdaki gibi sıralanabilir:

a) Devlet, ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmayı, özellikle sanayiin ve tarımın yurt düzeyine, dengeli ve uyumlu bir biçimde hızla gelişmesini planlamakla görevlidir (m. 166/1).

b) Ulusal tasarrufu ve üretimi artırmak yatırım ve istihdamı geliştirmek devletin görevidir (m. 166/2).

c) Özel teşebbüsün ulusal ekonominin gereklerine ve sosyal amaçlara uygun yürümesini sağlamak devlet görevlerindendir (m. 48/2).

Ulusal gelirin, adaletli dağılımını sağlamak.

Yalnız kalkınmak, ulusal geliri artırmak yeterli değildir. Önemli olan ulusal gelirin dengeli bir biçimde dağılımını ve bireylerin ulusal gelirden anlamlı birer pay almasını sağlamaktır. Anayasaya göre; çalışanların yaşam düzeyini yükseltmek, çalışanları korumak, işsizliği önlemek; çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmelerini sağlamak, devlet görevlerindendir (m. 49/2, 55/2).

Özgürlüklerin gerçekleşmesi için maddi imkan sağlamak.

Sosyal devletin özelliklerinden biri de, bireylerin özgürlüklerden yararlanabilmeleri için gerekli olan maddi olanakları sağlamaktır. Liberal devlette olduğu gibi, sınırlamaların olmaması yeterli değildir. Özgürlüklerin gerçekleşebilmesi, bireyler tarafından kullanılabilmesi için, maddi ve manevi koşulların devlet güvencesi altına alınması gerekir.

Hadi Paylaş!Share on FacebookTweet about this on TwitterShare on Google+Share on RedditPin on Pinterest

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.