Kan Nedir? İşlevi ve Kanın Öğeleri

İnsan ve omurgalılarda kırmızı, öbür hayvanlardaysa beyaz ya da farklı renkte olan ve bir damar sistemi için­de dolanarak bütün organlara dağılan sıvı. İnsan bedeninde 4-5 lt kan dolaşır; bu oran, beden ağırlığının % 7-9’unu oluşturur. Kanın ısısı ortalama 37,7°C’tır.

Kanın İşlevi

Kan, dolaşımı nedeniyle, birbirinden farklı işlevler üstlenir:

— solunum işlevi: Oksijeni akciğerler­den dokulara taşırken, dönüşte de do­kUlardaki susuz karbonu dışarıya atıl­mak üzere götürür;

— beslenme işlevi: Sindirim sonunda barsağm emdiği ya da organizmanın kendi kendine yaptığı besleyici mad­deleri hücrelere ulaştırır;

boşaltım işlevi: Hücresel metabo­lizma sonucu açığa çıkan artıkların boşaltım organlarına (özellikle böb­rekler) gitmesini sağlar;

koruma ve savunma işlevi: Enfek­siyonlara karşı savaşımda ve bağışık­lık tepkimelerinde rol alan birçok hüc­reyi içerir;

beden sıvısı dengesini sağlama iş­levi: Organizma tarafmdan salgılanan hormon ve enzim gibi maddelerin me­tabolizma tepkimelerinde ve bireşim olaylarında biyokatalizörler gibi seçi­ci olarak araya girmesini sağlar;

—   sıvı-mineral dengesini (su ve elek­trolitler) ve kimyasal dengeyi (asit- baz) sağlama işlevi;

—   sıcaklık düzenleme işlevi: Derin do­kulardaki ısıyı ve suyu, bedenin yüze­yine doğru taşıyarak etkisiz kılar;

—   atardamar basıncım (tansiyon) dü­zenleme işlevi.

Kanı Oluşturan Öğeler

Kan, plazma denen bir sıvj üe asıltı halindeki katı cisimciklerden oluşur.

PLAZMA, kan pıhtılaşması önlendiği zaman geriye kalan sıvı bölümdür (toplam hacmin % 58’i kadar). Mine­ral tuzlar (sodyum, potasyum, kalsi­yum, magnezyum, vb.), proteinler (li­pitler), glikoz ve üre içerir. Proteinler çok fazladır; bunlar dokuların beslen­me işlevini sağlayarak suda erimeyen maddeleri taşırlar ve ağdalılık ile ge­çişme (osmoz) basıncının korunması­nı sağlarlar. Birçok enzim, hormon ve pıhtılaşmaya neden olan maddeler protein yapısmdadırlar. Bazı protein­lerse serumda bulunur. Bunlar serum-albümin (karaciğer tarafmdan üretilir, suyun hareketlerinde önemli bir işlevi vardır) ve serum-globülindir. Bir proteinler karışımı olan serum- globülin bölümlere ayrılabilir: Bazı glüsitlere (müko ve glikoproteinler, haptoglobinler) ya da lipitlere (lipo- proteinler)bağlı olan a globülinler; plazmanın en büyük proteinlerini (bu proteinlerden bazıları kolesterol ba­kımından zengindir) ve demir taşımak­ta olan siderofilini içeren p globülin­ler; özellikle dolaşımdaki antikorlara bağlı olarak bulunan Y globülinler. Kam oluşturan ürünler iyon bakımın­dan dengededir. Kan hemen hemen yansız bir ortamdır ve gerçek pH’sı 7,40’tır. Başlıca anyonu klorür (Cl), başlıca katyonu ise sodyumdur (Na). Genelde değişmeyen pH’nın 6,9’un al­tına inmesi ve 7,9’un üstüne çıkması halinde ölüm olayı meydana gelir. Oy­sa, normal yaşamda asit ya da baz değişimlerine (kas alıştırmaları, vb.) yol açabilir. Bu nedenle ak­ciğerler (karbon dioksit gazının yok edilmesi), böbrekler (sodyumun atıl­ması),plazma ve alyuvarlarda bulu­nan tampon sistemler (karbon dioksit ve özellikle sodyum bikarbonat) ile sağlanan kesin düzenleme gereklidir. Plazmada bikarbonat yığılmasına, alkali rezervi denir. Bu, normalde, 100 hacim plazma için 60 C02 hacmi ka­dardır; çok yüksek olursa alkaloz, çok düşük olursa asidoz söz konusu­dur.

KATI CİSİMCİKLER. Üç çeşittir: Al­yuvarlar ya da eritrositler; akyuvar­lar ya da lökositler; kan pulcukları ya da trombositler.

Alyuvarların sayısı 1 mm3 kanda 4 500 000 – 5 000 000’dur. Çekirdeksiz, çift dışbükey halkalar biçimindedir. Çaplan 7,5 n ’dur. Yaşam süreleri 50 ile 120 gün kadardır. Kana kırmızı rengini veren hemoglobin de alyuvar­lar içinde yer alır. Hemoglobin ayrı­ca oksijen ve karbon dioksit ile birle- şip onların taşınmasını sağlayarak, solunum yaptırıcı pigment görevi de yapar.

Akyuvarlar daha az sayıdadır. 1 mm3 kanda ortalama olarak 7 000 – 8 000 arasında akyuvar bulunur. Akyuvar­lar çekirdeklerinin biçimine göre iki ana gruba ayrılırlar: Tekçekirdekliler ve çokçekirdekliler. Lenfositler tekçe­kirdekliler arasında yer alır. Çokçe- kirdekli akyuvarların (granülositler) çokloblu büyük bir çekirdeği vardır; bunlar da kendi aralarında üç alt gru­ba (nötrofiller, bazofiller, eyozinofil- ler) ayrılırlar ve hücre aralıklarım ge­çebilme özellikleri vardır; böylece bir enfeksiyonun bulunduğu dokuları ka­zanmaya yönelik olarak hastalık ya­pıcı mikroplara karşı koyarlar.

Kan pulcuklarınm kamn pıhtılaşma­sında ve kanamanın dindirilmesinde önemli işlevleri vardır. 2-4 p. çapın­daki bu çekirdeksiz, küçük öğeler lmm3 kanda 200 000 – 400 000 ara­sında bulunur.

Kan birçok hastalık yapıcı etkeni (en­feksiyon, asalak, zehirleyici nitelikteki maddeler, vb.) taşımaktadır. Hastalık­ların çoğu kamn bileşimini ve tepki­melerini değişikliğe uğratır. Öte yan­dan, kamn da kendine özgü hastalık­ları vardır. Kanbilim, kam ve kan has­talıklarını inceleyen, tıp ve biyolojiy­le ilgili bilim dalıdır.

Hadi Paylaş!Share on FacebookTweet about this on TwitterShare on Google+Share on RedditPin on Pinterest

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.